İstanbul’u etkileyecek olası büyük depremde yaya üst geçitlerinin durumu endişe yaratıyor. Özellikle Zincirlikuyu-Beylikdüzü güzergahındaki bazı yaya üst geçitlerinde korozyon ve küçük çaplı hasarlar dikkatlerden kaçmazken, bu yapıların depremde nasıl bir tepki vereceği ise merak konusu. Uzmanlar ise olası büyük depremde bazı yaya üst geçitlerinin göçme riski taşıdığını ve ulaşımın kesintiye uğrayabileceğini altını çizerken, ‘haberglobal.com.tr’nin sorularını yanıtlayan İstanbul Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Oğuz Cem Çelik, İstanbul’un deprem riski açısından en riskli yapılarının başında yaya üst geçitlerinin geldiğini dile getirerek, “Bizzat yerinde gördüğümüz bazı sorunlar var. Bu yapıları çoğunlukla çelik, betonarme bazen de prefabrike elemanlarla yapıyorlar. Maalesef bunların bakımları hiç iyi değil. Birçok geçit yapıldıktan sonra kaderine terk ediliyor. Asıl sorun bakımsızlık. Betonarme yapıların birçoğu zaman içinde korozyona uğrarken, parça düşmeleri gibi sorunlar ortaya çıkıyor” uyarısında bulundu.
GÖÇME RİSKİ
Prof. Dr. Çelik, büyük depremde üst geçitlerde oluşacak olası göçüklerin ulaşımı kesintiye uğratacağını da sözlerine ekleyerek, “Yaya üst geçitleri kimin sorumluluğunda ise bu yapıları rutin olarak elden geçirmesi, bakımlarına da önem vermesi gerekiyor. Sözünü ettiğimiz risk sadece İstanbul’da değil, İzmir ve Ankara için de geçerli” diye konuştu.
ASIL TEHLİKE E-5’TE
İstanbul’daki yaya üst geçitlerde depreme bağlı riskleri sorduğumuz Şehir Planlamacı Erhan Demirdizen ise özellikle D-100 karayoluna dikkat çekerek şöyle konuştu: “Yaya üst geçitlerinin önemli bir kısmı D-100 karayolu üzerindeki metrobüs duraklarında yer alıyor. Metrobüs geçici bir ulaşım sistemi olarak başlatıldığından, yaya geçişlerini sağlamak üzere inşa edilen üst geçitler fe kalıcı bir düzenleme olarak inşa edilmedi. Bu nedenle geçitlerin depreme karşı dayanıklılığına şüphe ile yaklaşmak gerekir. Söz konusu yapılar vakit kaybetmeksizin kontrolden geçirilmeli.”
YENİDEN YAPILMALI
Olası deprem sonrası ulaşım akslarının açık kalması gerektiğinin önemine de değinen Demnirdizen, “Özellikle D-100 ve diğer önemli arterlerin muhtemel deprem sonrasında kesintisiz şekilde açık kalmasını sağlamak için bu yollar üzerindeki yaya üst geçidi ve köprülerin depreme karşı direncinin artırılması hayati önem taşıyor. Bu yapıların güçlendirilmesi veya yıkılıp yeniden yapılması konusunda ilgili kurumlarımızın fazla zaman kaybetmemeleri gerekiyor” diye konuştu.
BAKIM YAPILIYOR MU?
Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan (İTÜ Jeofizik Yüksek Mühendisi)
“Üst geçitler çelikten yapılmaktadır. Çelik de depremde en az etkilenen yapıdır. Ayrıca yaya üst geçitlerinin altından fay kırığı geçmiyor. Eğer yaya üst geçitlerinin altından bir kırık geçseydi o zaman ‘sorun olabilir’ diyebilirdik. Paslanma varsa bu ayrı bir sorun. Nasıl köprüler, viyadükler sık sık bakımdan geçiriliyor ise yaya üst geçitlerinin de bakımdan geçirilmesi gerekir.”
Elif Ersoy (İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Sayman Üyesi)
“Yaya üst geçitlerinin taşıyıcı sistemi çelik olan sistemler. Belli dönemlerde pasın temizlenmesi, boyanması ve gerekiyorsa mesnet elemanlarının değiştirilmesi gerekir. Betonarme köprülerde donatıların üzerindeki beton örtü dökülmüş ise donatılardaki pas temizlendikten sonra tamir harcı ile onarılmalıdır. İstanbul’da kurumlar nezdinde köprülerin incelendiğini ve aciliyet durumlarına göre değerlendirme yapılarak bakım, onarım ve güçlendirme çalışmaları için hazırlık yapıldığına dair duyumlarımız var.”
kardelen.yuksel@haberglobal.com.tr
Kaynak: Web Özel