Türk tarihinin dönüm noktalarından kabul edilen 19 Mayıs 1919, Türkiye karşıtları için adeta kabus günü olarak görülüyor. Öyle ki; Yunanistan ve dünyanın birçok farklı ülkesinde faaliyet gösteren “Pontusçu” örgütler, Atatürk’ün Samsun’a çıktığı ’19 Mayıs 1919’u sözde Pontus soykırım günü olarak kabul ediyor. Yabancı ülke meclislerinde lobi faaliyetlerini sürdüren Pontusçu örgütler; Türkiye aleyhine karar aldırmak için uğraş vermeye devam ederken, bölücü örgüt PKK ve uzantıları ile de işbirliğinde bulunuyor. Yurtiçi ve yurtdışı arşivlerinde yıllarca araştırma yürüten tarihçiler ise Pontusçular’ın ortaya atıkları iddiaların belgelere dayanmadığına ısrarla dikkat çekerek, 350 bin Ortodoks Rum’un katledildiği yönünde tek arşiv kaydı olmadığını söylüyorlar.
BİTMEYEN KARALAMA
1.Dünya Savaşı ve sonrasında Karadeniz Bölgesi’nde 350 bin Rum’un katledildiğine dair yalanları ortaya atan isimlerin başında Prof. Dr. Konstantinos Fotiatis geliyor. Ancak Fotatis’in ortaya koyduğu geçerli delil veya herhangi bir arşiv dokümanı bulunmuyor. Türkiye köşeye sıkıştırmak isteyenler ise Yunanistan Parlamentosu’nun, 24 Şubat 1994 tarihinde aldığı karara atıf yapıyor. Yunan Parlamentosu Atatürk’ün Samsun’a çıktığı 19 Mayıs tarihini ‘Karadeniz Rumları Soykırımı’nı anma günü ilan ettikten sonra, 30 yıldır Türkiye aleyhine kara propagandaya öncülük ediyor.
ÖN SAFTA 2 ÖRGÜT
Pontusçu örgütlerin başında ise Yunanistan Pontus Dernekleri Federasyonu yer alıyor. Federasyon 2019 Aralık ayında özel sözde soykırım logosunun tanıtımını gerçekleştirmiş, Konstantin Karakasidis tarafından tasarlanan logo, Selanik’teki Grand Hotel’de tanıtımı yapıldıktan sonra Türkiye’yi karalamak için kullanılmaya başlanmıştı. Türkiye’ye yönelik Pontus kampanyaları ise yurtiçi ve yurtdışı olmak üzere iki ayak üzerinden ilerliyor. Pontusçu faaliyetler Türkiye’de ‘Devrimci Karadeniz’ ve’ Mavri Thalassa’ adlı örgütler üzerinden yürütülüyor. İnternet ve sosyal medya üzerinden faaliyet gösteren iki oluşum sürekli olarak Türkiye aleyhine karalayıcı ve karşıt yayınlarda bulunuyor.
ÇİLİNGİR BAŞROLDE
Yurtdışındaki Türkiye karşıtı toplantılar ise hakkında çeşitli suçlardan yakalama kararı olan firari Tamer Çilingir tarafından yürütülüyor. Yunanistan, Almanya, İsviçre, Kanada, Amerika ve Avustralya’da etkin olarak lobi faaliyetleri yürüten Pontusçu örgütlere, PKK başta olmak üzere, Devrimci Cephe, Avrupa Süryani Enstitüsü, İsviçre Göçmen İşçiler Federasyonu, Kürdistan Komünist Partisi, Partizan, İDHF, Devrimci Karadeniz Gençliği ve Soykırım Karşıtları Derneği (SKD) tarafından destek veriliyor.
ARŞİVLER ÇÜRÜTÜYOR
Öte yandan Pontusçu tezleri çürüten önemli arşiv belgeleri arasında Paris Barış Konferası’na sunulan 2 Mayıs 1920 ve 10 Mart 1920 tarihleri ait iki memorandum sonucu da yer alıyor. Trabzon Başpiskoposu Hrisanthos, Pan Pontus Kongresi başkanı Constantine-Jason Constantinedis ve Paris Pontus Birliği Başkanı Socrates Oeconoos’un yeraldığı iki memorandumda savaş sırasında 250 bin Rum’un göçmen olarak gittiği, 150 bin kişinin sürgüne uğradığı ifade edilerek, ölen ve öldürülen olmadığı belirtiliyor. Kızılhaç belgelerinde ise 300 binden fazla Rum’un katledilğine yönelik iddiaların sahte belgelere dayandığı vurgulanıyor. Öyle ki, Kızılhaç’ta görevli Dr. Roeich’un Osmanlı’daki Rum askerlerin tutulduğu esir kapmalarını dolaşarak hazırladığı rapor ve Doğu Karadeniz bölgesinde 1914 ile 1922 yılları arasında toplam 303 bin 238 Rum’un katledildiği söyleminin yalan olduğunu ortaya seriyor.
mert.inan@haberglobal.com.tr
Kaynak: Web Özel