Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası(TCMB), geçtiÄimiz hafta gerçekleÅen PPK toplantı özetini yayımladı. Ãzette mayıs ayı enflasyonuna enerji grunun katkı yapacaÄı ifade edildi.
Nisan ayında bedelsiz doÄal gaz kullanımının aylık enflasyonuna mekanik etkisinin yüzde -0,14 oldu
TCMB’nin PPK deÄerlendirmesi Åöyle;
Küresel Ekonomi
1.   Küresel büyüme görünümü yılın ilk çeyreÄinde sınırlı bir iyileÅme gösterirken, iÅgücü piyasalarındaki sıkılık devam etmektedir. Türkiyeânin dıŠticaret ortaklarının ihracat paylarıyla aÄırlıklandırılan küresel büyüme endeksinin 2024 yılında yüzde 2,1 artarak 2023 yılındaki yüzde 1,8âin sınırlı oranda üzerinde büyüyeceÄi tahmin edilmekte ve küresel iktisadi faaliyetin zayıf seyrini sürdüreceÄi deÄerlendirilmektedir. GeliÅmiŠülkelerin birinci çeyrek büyüme verileri iktisadi faaliyetteki ılımlı toparlanmayı desteklerken, öncü göstergeler söz konusu toparlanmanın daha çok hizmet sektörü kaynaklı olduÄuna iÅaret etmektedir. ABD ekonomisi büyüme eÄilimi diÄer geliÅmiŠülke ekonomilerinden olumlu ayrıÅmaya devam etmiÅtir. Jeopolitik geliÅmeler ve enflasyonda kalıcı düÅüŠsaÄlamak amacıyla sürdürülen sıkı para politikaları 2024 yılında küresel iktisadi faaliyetin seyri açısından öne çıkan risk faktörleri olarak görülmektedir.
2.   Ãekirdek enflasyonun ve enflasyon beklentilerinin yüksek seviyeleri, küresel enflasyonun bir süre daha merkez bankalarının hedeflerinin üzerinde seyretmeye devam edeceÄini ima etmektedir. 2023 yılında enflasyonda görülen keskin düÅüÅe raÄmen birçok ülkede, özellikle hizmet enflasyonundaki katılık dikkat çekmektedir. GeliÅmekte olan ülkelerde (GOÃ) faiz indirimleri parasal sıkılıÄı koruyacak Åekilde sürdürülürken, geliÅmiŠülke merkez bankalarının da 2024 yılı içerisinde faiz indirimlerine baÅlamaları beklenmektedir. Ancak, enflasyonda gözlenen katılık, jeopolitik geliÅmeler ve emtia fiyatlarına iliÅkin risklerin artmasına baÄlı olarak, merkez bankalarının faiz indirimlerinde temkinli bir yaklaÅım izleyecekleri deÄerlendirilmektedir. DiÄer taraftan geliÅmiŠülkelerin büyüme ve enflasyon görünümleri ile para politikalarına yönelik beklentiler farklılaÅmaya devam etmiÅ, artan küresel belirsizlik ile birlikte risk iÅtahı ve GOÃâlere yönelen portföy akımları son dönemde dalgalı bir seyir izlemiÅtir.
Parasal ve Finansal KoÅullar
3.   Finansal koÅullardaki sıkılık önemli ölçüde korunmakla birlikte yurt içi ve yurt dıÅı yerleÅiklerin Türk lirası varlıklara yönelimiyle piyasada oluÅan likidite fazlası Türk lirası mevduat faizleri üzerinde etkili olmuÅtur. Türk lirası mevduat faizleri, 26 Nisan haftasından bu yana 163 baz puan azalarak, 17 Mayıs itibarıyla yüzde 58,68 seviyesinde gerçekleÅmiÅtir. Aynı dönemde Türk lirası cinsi ticari kredilere olan talebin yavaÅlamasıyla birlikte, ticari kredi faizleri 336 baz puan düÅüÅle yüzde 63,70 seviyesinde oluÅmuÅtur. Bireysel tarafta, ihtiyaç kredisi (Kredili Mevduat Hesabı hariç) faizleri 327 baz puan gerileyerek yüzde 78,04 olarak gerçekleÅirken; konut kredisi faizleri, yatay bir seyir izleyerek yüzde 44,88 seviyesine gelmiÅtir. TaÅıt kredisi faizleri ise son dönem kampanyaların sona ermesi ile 17,44 puan yükselerek yüzde 43,59 olmuÅ ve 17 Mayıs 2024 itibarıyla kampanya öncesi seviyesine yaklaÅmıÅtır.
4.   Parasal sıkılaÅtırmanın krediler ve iç talep üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. Atılan parasal ve miktarsal sıkılaÅma adımlarının etkisi ile Mart PPK döneminden bu yana belirgin Åekilde yavaÅlayan Türk lirası kredi büyümesinin, yurt içi talepte ilk sinyalleri görülen yavaÅlamayı desteklemesi beklenmektedir. Bu kapsamda, bireysel kredilerin 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması 26 Nisan haftasından bu yana azalarak yüzde 3,28 seviyesinden 17 Mayıs itibarıyla yüzde 1,44 seviyesine gelmiÅtir. Söz konusu orandaki gerilemenin arkasında, ihtiyaç kredilerinde yüzde 2,49âdan yüzde 2,70âe gelen sınırlı artıÅa raÄmen; bireysel kredi kartlarında yüzde 5,01âden yüzde 1,12 seviyesine belirgin düÅüŠyatmaktadır. TaÅıt kredilerindeki büyüme oranları negatif bölgede kalmaya devam etmiÅ ve 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması yüzde -1,40 olarak gerçekleÅmiÅtir. Türk lirası ticari kredilerdeki zayıf seyir de korunmuÅ ve 4 haftalık büyüme oranlarının ortalaması yüzde 0,03 ile yatay denebilecek bir düzeyde gerçekleÅmiÅtir. Kur etkisinden arındırılmıŠYP ticari kredilerdeki büyüme ise Türk lirası ticari kredilerden ayrıÅan bir seyirle yüzde 2,89âdan yüzde 4,88âe yükselmiÅtir.
5.   Makroihtiyati çerçevede sadeleÅme ve piyasa mekanizmasının iÅlevselliÄini artırma amacı kapsamında 9 Mayıs 2024 itibarıyla menkul kıymet tesisi uygulaması sonlandırılmıÅtır.
6.   Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) brüt uluslararası rezervleri, Nisan ayı PPK toplantı haftasından bu yana 15,05 milyar ABD doları artarak 17 Mayıs 2024 itibarıyla 139,1 milyar ABD doları seviyesine yükselmiÅtir. Türkiyeânin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) 22 Mayıs 2024 itibarıyla 263 baz puan seviyesine gerilemiÅtir. Türk lirasının 1 ay vadeli kur oynaklıÄı 22 Mayıs itibarıyla yüzde 11,95 seviyesine yükselirken, 12 ay vadeli kur oynaklıÄı yüzde 22,14 seviyesine yükselmiÅtir. Ãnceki PPK toplantı haftasından bu yana hisse senedi piyasasında yurtdıÅında yerleÅik yatırımcıların pozisyon deÄiÅimi oldukça sınırlı kalırken, neredeyse tamamı Devlet İç Borçlanma Senetleri (DÄ°BS) kaynaklı olmak üzere toplam 5,54 milyar ABD doları net portföy giriÅi gerçekleÅmiÅtir.
Talep ve Ãretim
7.   Yakın döneme iliÅkin göstergeler yurt içi talepte ilk çeyreÄe kıyasla yavaÅlamaya iÅaret etmiÅtir. Perakende satıŠhacim endeksi, ocak ve Åubat aylarındaki aylık bazda yüksek artıÅlardan sonra mart ayında yatay seyretmiÅ, çeyreklik bazda ise endeksin büyümesi hızlanmıÅtır. Ticaret satıŠhacim endeksi de bu dönemde aylık ve çeyreklik bazda artarken, hizmet üretim endeksi, hizmetler sektörü faaliyetinde çeyreklik bazda ılımlı bir artıÅa iÅaret etmiÅtir. Aynı dönemde kartla yapılan harcamalarda yüksek oranlı artıŠolmuÅtur. Bu çerçevede, talebin seviyesi enflasyon üzerinde bir risk unsuru olarak görülmeye devam etmiÅtir. Nisan-mayıs dönemine iliÅkin yüksek frekanslı veriler ve saha gözlemleri ise, yurt içi talepte dengelenmeye yönelik birtakım sinyaller içermektedir. Bu kapsamda, nisan ayı itibarıyla imalat sanayi PMI verileri, üretimde yeni sipariÅlerdeki düÅüŠkaynaklı bir yavaÅlama ima etmiÅtir. Kartla yapılan harcamalara dair veriler ve firma görüÅmelerinden edinilen tüketim harcamalarına iliÅkin tespitler, ikinci çeyrekte iç talepte ilk çeyreÄe kıyasla yavaÅlamaya iÅaret etmektedir.Â
8.   Mart ayında sanayi üretim endeksi, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmıŠolarak aylık bazda yüzde 0,3 oranında gerilerken, takvim etkilerinden arındırılmıŠolarak yıllık bazda yüzde 4,3 oranında artmıÅtır. Ãeyreklik bazda sanayi üretimi yüzde 3,5 oranında yükselmiÅtir. Bu güçlü artıÅta, diÄer ulaÅım araçları imalatı baÅta olmak üzere tipik olarak yüksek oynaklık sergileyen kalemlerdeki yükseliÅler de etkili olmuÅtur. Söz konusu kalemler dıÅlandıÄında, çeyreklik deÄiÅim oranı yüzde 2 ile genel endeksin deÄiÅimine kıyasla daha ılımlı gerçekleÅmiÅtir. Ä°malat sanayi kapasite kullanım oranı ise nisan ayında mevsimsellikten arındırılmıŠolarak yüzde 77 seviyesinde gerçekleÅerek çeyreklik bazda yatay bir seyir ima etmiÅtir.
9.   Mart ayı itibarıyla mevsimsellikten arındırılmıŠistihdam, çeyreklik bazda yüzde 1,7 oranında artarak 32,4 milyon kiÅi seviyesinde gerçekleÅmiÅtir. Bu dönemde, iÅgücüne katılım oranı çeyreklik bazda artmıÅ, iÅsizlik oranı ise 0,1 puan gerileyerek yüzde 8,7 düzeyinde gerçekleÅmiÅtir. Anket göstergeleri ise, imalat sanayi firmalarının geleceÄe yönelik istihdam beklentilerinde düÅüÅe iÅaret etmektedir.
10.   Mart ayında cari iÅlemler açıÄı aylık bazda 4,5 milyar ABD doları olarak gerçekleÅmiÅ, yıllıklandırılmıŠolarak ise 31,2 milyar ABD dolarına gerilemiÅtir. Söz konusu gerilemede, enerji ithalatında yıllık bazda devam eden düÅüŠile altın ve enerji hariç dıŠticaret açıÄındaki, yavaÅlamakla birlikte süregelen azalıŠetkili olmuÅtur. DiÄer yandan, altın dıŠticaret açıÄı önceki aya kıyasla nispeten yatay seyretmiÅtir. TÃÄ°K tarafından turizm istatistiklerinde yapılan revizyon neticesinde seyahat gelirleri 2012â2023 dönemi için yukarı yönlü güncellenmiÅtir. Böylelikle, hizmet gelirlerinin sürükleyicisi niteliÄindeki seyahat gelirlerinin cari iÅlemler dengesine sunduÄu güçlü katkı, geriye dönük olarak daha da belirginleÅmiÅtir. Mart ayında ise, yıllıklandırılmıŠolarak hizmetler dengesinin verdiÄi fazla önceki aya benzer seviyede korunmuÅtur.
11.   Geçici dıŠticaret verileri, nisan ayında mevsimsellikten arındırılmıŠolarak ihracatta yatay bir görünüme, ithalatta ise artıÅa iÅaret etmiÅtir. Altın ithalatı nisan ayında da tarihsel ortalamalarının üzerinde gerçekleÅirken, yıllıklandırılmıŠolarak 23 milyar ABD doları civarında yatay seyrini sürdürmüÅtür. Bununla birlikte, tüketim malı ithalatı nisan ayında artarak cari iÅlemler dengesindeki iyileÅmeyi sınırlamıÅtır. Nisan ayına iliÅkin geçici dıŠticaret verileri mayıs ayı için yüksek frekanslı verilerle beraber deÄerlendirildiÄinde, üç aylık ortalama eÄilimler, ihracatta görece yatay bir seyir ile ithalatta artıŠima etmektedir. Tüketim malı ithalatının seyri, parasal sıkılaÅtırmanın iç talep üzerindeki etkilerinin deÄerlendirilebilmesi açısından, çeÅitli diÄer göstergeler ile beraber yakından takip edilmektedir.
12.   Cari açıÄın finansmanı tarafında ise, bankacılık sektörünün yıllıklandırılmıŠuzun vadeli borç çevirme oranı, mart ayında yüzde 123 seviyesinde gerçekleÅmiÅtir. Söz konusu oran, bankacılık sektörü dıÅındaki firmalarda yüzde 97 civarında olmuÅtur. Bu çerçevede, yurt dıÅı borçlanma imkanlarının bir önceki aya kıyasla iyileÅtiÄi gözlenmektedir.
Enflasyon GeliÅmeleri
13.   Tüketici fiyatları nisan ayında yüzde 3,18 oranında yükselmiÅ, yıllık enflasyon 1,30 puan artıÅla yüzde 69,80 olmuÅtur. Söz konusu dönemde temel mal, hizmet, enerji ve alkol-tütün-altın gruplarının yıllık enflasyona olan katkısı yükselirken, gıda grubunun katkısı gerilemiÅtir. Ãte yandan, mevsimsel etkilerden arındırıldıÄında, aylık tüketici enflasyonundaki yavaÅlama eÄilimi sürmüÅtür.
14.   Nisan ayında hizmet grubunda aylık fiyat artıÅı yüksek seyretmeye devam etmiÅtir. Son dönemde öne çıkan kira ve lokanta-otel gibi alt gruplara ek olarak ulaÅtırma hizmet fiyatları bayramın da etkisiyle güçlü bir artıŠkaydetmiÅtir. Temel mal grubunda mevsimsellikten arındırılmıŠaylık enflasyon bu dönemde otomobil fiyatlarındaki ılımlı artıÅın da etkisiyle yavaÅlamıÅtır. Gıda grubunda aylık fiyat artıÅını iÅlenmemiÅ gıda grubu sürüklerken, iÅlenmiÅ gıda enflasyonundaki ılımlı seyir korunmuÅtur. Kırmızı et fiyatlarındaki artıŠhızı yavaÅlamakla birlikte sürmüÅ; gıda grubu bilhassa et fiyatları olmak üzere doÄrudan etkilerinin yanı sıra yemek hizmetleri kanalıyla dolaylı olarak da manÅet enflasyonu olumsuz etkilemeye devam etmiÅtir. Bununla birlikte, bu dönemde üç yıllık bir sürenin ardından yıllık gıda enflasyonu manÅet enflasyonun altına gerilemiÅtir. Tütün ürünlerinde ise, üretici firma kaynaklı olarak fiyat artıÅları gerçekleÅmiÅtir. Enerji grubu fiyatlarına bakıldıÄında, Türk lirası cinsi petrol fiyatlarındaki geliÅmelere paralel olarak akaryakıt fiyatlarındaki yükseliÅ, doÄal gaz fiyatlarındaki mekanik etki kaynaklı düÅüŠile dengelenmiÅtir. Bunun sonucu olarak enerji grubu fiyatları aylık bazda deÄiÅim göstermemiÅtir. Nisan ayında bedelsiz doÄal gaz kullanımının aylık tüketici enflasyonuna mekanik etkisi -0,14 puan olmuÅtur.
15.   Nisan ayında aylık enflasyonun ana eÄilimi sınırlı bir zayıflama kaydetmiÅtir. Mevsimsellikten arındırılmıŠverilerle B ve C endekslerinin aylık artıŠoranları sırasıyla yüzde 3,0 ve yüzde 3,2 seviyelerinde gerçekleÅerek önceki aya kıyasla bir miktar zayıflamıÅtır. B ve C endekslerinde mevsimsellikten arındırılmıŠüç aylık ortalama artıÅlar ise, sırasıyla yüzde 3,4 ve yüzde 3,6 olmuÅtur. Fiyat artıÅları; B endeksini oluÅturan gruplardan iÅlenmiÅ gıdada ılımlı seyrini sürdürürken, temel mal ve hizmet gruplarında yavaÅlama kaydetmiÅtir. DiÄer taraftan, bu dönemde Medyan, SATRIM ve diÄer ana eÄilim göstergeleri ile yayılım endeksi yataya yakın seyretmiÅtir.
16.   Hizmet enflasyonundaki yüksek seyir ve katılık, enflasyon beklentileri, jeopolitik riskler, emtia fiyatlarındaki oynaklıklar ve gıda fiyatları enflasyonist baskıları canlı tutmaktadır.Â
17.   Hizmet sektöründe hâkim olan fiyatlama davranıÅı önemli bir atalete ve Åokların enflasyon üzerindeki etkilerinin uzun bir süreye yayılmasına neden olmaktadır. Yıllık enflasyon nisan ayında, temel mal grubunda yüzde 57,1 olurken, hizmet sektöründe yüzde 97,0 ile yaklaÅık 40 yüzde puan daha yukarıda gerçekleÅmiÅtir. Ayrıca, hizmet sektörüne ait yayılım endeksi nisan ayında tarihsel ortalamasının yaklaÅık yüzde 40âı kadar üzerinde seyrederek, artıÅların sektör geneline yayılmaya devam ettiÄini göstermektedir. Bu bakımdan, yakın dönem tüketici enflasyonu gerçekleÅmeleri dikkate alındıÄında, belirli hizmet kalemlerinde enflasyonun bir süre daha yüksek seyretme riski bulunmaktadır. Kira, haberleÅme ve lokanta-otel gibi hizmet sektörlerinin bu baÄlamda öne çıkacaÄı deÄerlendirilmektedir.
18.   Perakende Ãdeme Sistemi (PÃS) mikro verileri üzerinden takip edilen öncü göstergeler, yeni ve yenilenen sözleÅmelerde kira artıŠoranının, tüketici fiyat endeksindeki mevcut yıllık seviyenin altında olmakla birlikte nispeten yüksek seyrettiÄine iÅaret etmektedir. Ãte yandan, konut fiyatları yıllık artıÅı mart itibarıyla yüzde 52,0 seviyesine gerileyerek yıllık tüketici enflasyonunun altında kalırken, mevsimsellikten arındırılmıŠveriler bu kalemdeki aylık artıÅın da son aylarda önemli ölçüde yavaÅladıÄına iÅaret etmiÅtir. Konut fiyatlarındaki bu durumun, ilerleyen dönemde kira enflasyonunu sınırlayacak bir unsur olduÄu deÄerlendirilmektedir. DiÄer taraftan, kira artıÅını yüzde 25 ile sınırlayan regülasyonun yakın gelecekte yürürlükten kalkacak olmasının kira enflasyonuna etkisi de yakından takip edilecektir. HaberleÅme hizmetlerinde cep telefonu görüÅme ve internet ücretleri öncülüÄünde yüksek aylık fiyat artıÅları gözlenmektedir. Tarihsel olarak ılımlı bir eÄilim sergileyen haberleÅme grubunda yıllık enflasyon, nisan ayı itibarıyla yüzde 66,3 ile tüketici enflasyonuna yakın gerçekleÅmiÅtir. HaberleÅme grubunda belirli hizmet kalemlerinin taahhüt bazlı abonelik yapısı, geçmiÅte ortaya çıkan maliyet baskılarının tüketici fiyatlarına gecikmeli ve kontrat yenileme hızına baÄlı olarak kademeli olarak yansımasına neden olmaktadır. Bir diÄer hizmet kalemi olan lokanta-otel alt grubundaki aylık enflasyon, baÅta et olmak üzere gıda fiyatlarının etkisiyle yüksek seyrini sürdürmektedir. Ãte yandan, karkas et fiyatlarında süregelen yüksek artıÅların yerini düÅüÅe bırakması önümüzdeki dönemde yemek hizmetleri üzerindeki yukarı yönlü baskıları sınırlayacaktır.
19.   Yurt içi üretici fiyatları nisan ayında yüzde 3,60 oranında artmıÅ, yıllık enflasyon 4,19 puan yükselerek yüzde 55,7 olmuÅtur. Ana sanayi gruplarına göre incelendiÄinde, enerji ile dayanıksız ve dayanıklı tüketim grupları yüksek aylık fiyat artıŠoranlarıyla öne çıkmıÅtır. Yıllık enflasyon sermaye malı dıÅındaki gruplarda yükselmiÅtir.
20.   2023 yılı ekim ayından itibaren gerileyen uluslararası emtia fiyatlarında ocak ayında baÅlayan artıŠeÄilimi nisan ayında da devam etmiÅtir. Nisan ayında gerek enerji gerekse enerji dıÅı emtiada fiyatlar yükselirken, enerji dıÅı emtiada endüstriyel metal ve altın fiyatlarındaki artıŠöne çıkmıÅtır. Mayıs ayının ilk üç haftası itibarıyla, enerji dıÅı emtia fiyatlarındaki artıŠyavaÅlarken enerji grubunda fiyatlar gerilemiÅ, dolayısıyla dıŠfiyat kaynaklı baskılar bir miktar zayıflamıÅtır.
21.   Küresel Arz Zinciri Baskı Endeksi nisan ayında tarihsel eÄilimine kıyasla bir miktar düÅüŠkaydetmiÅtir. Takip edilen konteyner navlun endeksleri, nisan ayında bir önceki aya kıyasla gerilerken mayıs ayının ilk üç haftası itibarıyla yeniden artıŠgöstermiÅtir. TaÅımacılık maliyetlerinin izleyen aylardaki geliÅimi ve enflasyon üzerindeki olası etkileri yakından takip edilecek bir unsurdur.
22.   Mayıs ayı Piyasa Katılımcıları Anketi sonuçlarına göre enflasyon beklentileri tüm vadelerde düÅüŠgöstermiÅtir. 12 ay sonrasına iliÅkin enflasyon beklentisi 2,0 yüzde puan aÅaÄı yönlü güncellemeyle yüzde 35,2âden yüzde 33,2âye, 24 ay sonrasına iliÅkin beklenti ise 0,8 yüzde puan düÅüÅle yüzde 22,1âden yüzde 21,3âe gerilemiÅtir. Buna ek olarak önceki ay yatay seyreden cari yıl ve gelecek yıl sonuna iliÅkin enflasyon beklentileri bu dönemde azalarak sırasıyla yüzde 43,6 ve yüzde 25,6 olmuÅtur. BeÅ yıl sonrasına iliÅkin enflasyon beklentisi ise yüzde 12,3 seviyesinden yüzde 11,8âe gerilemiÅtir. Enflasyon beklentileri tüm vadelerde gerilese de mevcut seviyeler Mayıs Enflasyon Raporu enflasyon tahminlerinin üzerinde seyrederek enflasyon görünümü üzerinde yukarı yönlü risk teÅkil etmeye devam etmektedir. Kurul, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranıÅlarının öngörüler ile uyumunu yakından takip etmektedir.
23.   Ãncü göstergeler, mayıs ayında enflasyonun ana eÄiliminin Mayıs Enflasyon Raporu öngörüleriyle uyumlu olarak nispeten yatay seyredeceÄine iÅaret etmektedir. B endeksini oluÅturan gruplar incelendiÄinde, aylık fiyat artıÅlarının önceki aya kıyasla hizmet ve temel mal gruplarında sınırlı da olsa yavaÅlaması beklenmektedir. Ãncü veriler, son dönemde döviz kurundaki ılımlı görünümün yansımasıyla kur geçiÅkenliÄi görece yüksek olan dayanıklı mallarda fiyat artıÅlarının önemli ölçüde yavaÅladıÄına iÅaret etmektedir. Giyim ve ayakkabı alt grubunda ise fiyatlar sezon geçiÅine baÄlı olarak yükselmektedir. Hizmet grubunda aylık enflasyonun, bir önceki aya kıyasla yavaÅlamakla birlikte, temel mallara kıyasla yüksek seyrini sürdüreceÄi öngörülmektedir. DiÄer taraftan, bir süredir ılımlı bir görünüm arz eden iÅlenmiÅ gıdada aylık enflasyonunun bu ay güçlendiÄi; iÅlenmemiÅ gıda fiyatlarının ise sebze fiyatları öncülüÄünde gerilediÄi izlenmektedir. Ayrıca, iÅlenmemiÅ gıda alt grubunda kırmızı et fiyatlarındaki artıÅ, karkas et fiyatlarındaki düÅüÅe istinaden mayıs ayında önemli ölçüde yavaÅlamaktadır. Aylık bazda yüksek seyretmesi öngörülen iÅlenmiÅ gıda enflasyonunda ise, ekmek ve tahılların yanı sıra ilgili iÅlenmemiÅ gıda kalemlerindeki fiyat artıÅlarının yansımasıyla et ile süt ürünleri öne çıkmaktadır. Mayıs ayında tüketici enflasyonu üzerinde enerji grubunun etkisi belirgin olacaktır.
24.   Enerji grubunda uluslararası ham petrol fiyatlarındaki azalıÅa baÄlı olarak gerileyen akaryakıt fiyatlarına karÅın, 25 m3 bedelsiz doÄal gaz kullanımının sona ermesinin etkisiyle mayıs ayında yüksek bir aylık artıŠgerçekleÅecektir. Nitekim, söz konusu uygulamanın sona ermesiyle oluÅan mekanik etkinin, mayıs ayında aylık tüketici enflasyonunu 0,7 puan yukarı çekeceÄi tahmin edilmektedir. DoÄal gaz kaynaklı bu etki arındırıldıÄında, mevsimsel etkilerden arındırılmıŠtüketici enflasyonunun nisan ayına kıyasla gerilemesi öngörülmektedir. Aylık enflasyondaki ılımlı seyre karÅın, yıllık tüketici enflasyonu mayıs ayında kayda deÄer bir oranda yükselecektir. Bu geliÅmede, önceki politika metinlerinde deÄinildiÄi üzere, enerji fiyatları kaynaklı baz etkisi belirleyici olacaktır. Nitekim bir önceki yılın mayıs ayında doÄal gazın bedelsiz olarak kullanılmasına baÄlı olarak, enerji fiyatları oldukça yüksek bir oranda düÅüŠgöstermiÅti. Bu doÄrultuda, yıllık enflasyonun mayıs ayında tüketici fiyatlarında söz konusu baz etkisiyle belirgin bir oranda yükselmesi, buna karÅın B ve C göstergelerinin yıllık deÄiÅimlerinin ise ılımlı seyretmesi beklenmektedir.
Para Politikası
25.   Kurul, parasal sıkılaÅtırmanın gecikmeli etkilerini de göz önünde bulundurarak politika faizinin sabit tutulmasına karar vermekle birlikte, enflasyon üzerindeki yukarı yönlü risklere karÅı ihtiyatlı duruÅunu yinelemiÅtir.
26.   Aylık enflasyonun ana eÄiliminde belirgin ve kalıcı bir düÅüŠsaÄlanana ve enflasyon beklentileri öngörülen tahmin aralıÄına yakınsayana kadar sıkı para politikası duruÅu sürdürülecektir. Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruÅu sıkılaÅtırılacaktır. Para politikasındaki kararlı duruÅ; yurt içi talepte dengelenme, Türk lirasında reel deÄerlenme ve enflasyon beklentilerinde düzelme vasıtası ile aylık enflasyonun ana eÄilimini düÅürecek ve dezenflasyon yılın ikinci yarısında tesis edilecektir.
27.   Son dönem kredi büyümesi ve mevduat geliÅmeleri göz önünde bulundurularak, makro finansal istikrarı koruyacak ve parasal aktarım mekanizmasını destekleyecek ek adımlar atılmıÅtır. Yurt içi ve yurt dıÅı yerleÅiklerin Türk lirası finansal varlıklara talebiyle oluÅan likidite fazlasının ilave tedbirlerle sterilize edilmesine karar verilmiÅtir. Bu çerçevede, Türk lirası mevduat ve kur korumalı mevduat (KKM) hesaplarına uygulanan zorunlu karÅılık oranları artırılarak sistemden yaklaÅık 550 milyar TL likidite çekilmiÅtir. Ayrıca, KKM hesaplarının daha hızlı azalmasını saÄlamak amacıyla zorunlu karÅılık faiz ve komisyon uygulamalarında deÄiÅiklikler yapılmıÅtır. Son olarak yabancı para kredi büyümesindeki hızlanma dikkate alınarak bu kredilere aylık yüzde 2 büyüme sınırı getirilmiÅ, sınırı aÅan kredi tutarı kadar Türk lirası cinsinden zorunlu karÅılıÄın bir yıl boyunca bloke olarak tesis edilmesine karar verilmiÅtir. TCMB tarafından yapılan düzenlemelere iliÅkin etki analizleri söz konusu çerçevenin tüm bileÅenleri için enflasyon, faizler, döviz kurları, rezervler, beklentiler ve finansal istikrar üzerindeki yansımalarıyla birlikte bütüncül bir bakıŠaçısıyla deÄerlendirilerek yapılmaktadır.
28.   Kurul, politika kararlarını parasal sıkılaÅtırmanın gecikmeli etkilerini de dikkate alarak, enflasyonun ana eÄilimini geriletecek ve enflasyonu orta vadede yüzde 5 hedefine ulaÅtıracak parasal ve finansal koÅulları saÄlayacak Åekilde belirleyecektir.
29.   Enflasyon ve enflasyonun ana eÄilimine iliÅkin göstergeler yakından takip edilecek ve Kurul, fiyat istikrarı temel amacı doÄrultusunda elindeki tüm araçları kararlılıkla kullanacaktır.
30.   Kurul, kararlarını öngörülebilir, veri odaklı ve Åeffaf bir çerçevede alacaktır.”
Â