Suriye’deki yeni dönemle birlikte Türkiye’deki Suriyelilerin de bir kısmı geri dönmeye başladı. Geri dönüş süreciyle ilgili ‘öncü göçmen’ şeklinde bir tanım getirildi. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın açıklamasına göre aileden belirlenecek bir kişiye 1 Temmuz’dan itibaren 3 kez çıkış-giriş yapma izni verilecek. Uygulamanın amacı, ailenin dönüşünden önce birinin gidip hazırlık yapması. TGRT Haber’de konuşan Bakan Yerlikaya ayrıca Sednaya Hapishanesi ve yurt içindeki organize suç örgütleri, terörle mücadele gibi konularda da önemli mesajlar verdi.
ERDOĞAN’A KABİNE TOPLANTISINDA SUNULDU
‘Öncü göçmen’ tanımının yeni getirildiğini söyleyen Bakan Yerlikaya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a Kabine toplantısında arz edildiğini ve Erdoğan’ın “Gayet doğru bir şey bu” dediğini aktardı. TGRT Haber’de konuşan Yerlikaya ayrıntıları şöyle paylaştı:
3 KEZ İZİNLE BİRLİKTE BELGE VERİLECEK
- ‘Gitmeden önce gidip birisi hazırlık yapsın.’ Memur tayin olduğunda bile gider, lojman yoksa bir yer kiralar, hazırlıklarını yapar, kamyonu yükleyip götürür. Cumhurbaşkanımız ‘Derhal bunu yapın’ dedi. ‘Öncü göçmen’ diyoruz biz buna. Aileden aile reisi, gidemeyecekse ailenin belirlediği bir kişi… 1 Temmuz’dan itibaren, Kilis’teki Çobanbey ya da Hatay’daki Zeytindalı kapımızdan çıkış-giriş yapmalarına 3 kez müsaade edeceğiz. Çıkacak, gelecek. Web adresimizden müracaat edecek, biz ona bir belge vereceğiz: Karşı tarafa çıkış-giriş belgesi.
“BUNA ‘3. GÖZ’ DİYORUZ”
Kapıdan çıkarken en son bir parmak izi kontrolü yapılıyor, kimliği elinden alınıyor, ‘Yolun açık olsun’ diyoruz. Bu yapılırken BM Mülteciler Yüksek Komiserliğinin orada ofisi var. Tüm süreçleri biz yaptıktan sonra ‘Gönüllü Dönüş Formu’ var. Kamera karşısında, kendi dilinde ‘Gönüllüyüm, buraya gidiyorum’ diyor. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği vs. bunların önünde mülakata alınıyor. ‘3. göz’ diyoruz biz buna. 3. göz ‘Gerçekten gönüllü mü gidiyorsun?’ diye soruyor.
“SEDNAYA’YLA İLGİLİ DUYDUKLARIMI ANLATMAYA HAYA EDİYORUM”
- Sednaya’da 123 personel görev aldı. Görünenlerin ardından bunu yapanlara nefretimiz daha da arttı. Arkadaşlarımız olmadık şeyler anlattı. 13 yıl boyunca insanların gözü önünde bunlar yapılırken, Sednaya bunun örneği oldu. Bizde de dünyanın her yerinde de hapishaneler var. İnsanlığın artık bu zaman diliminde bunlar oluyor mu diye inanmakta güçlük çektiği, tüylerin diken diken olduğu zulüm türleri… Böyle bir şey olabilir mi? Kendi halkına bunlar yapılabilir mi! Arkadaşlarımızın söylediğini ben anlatmaya haya ediyorum.”
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN’IN VERDİĞİ İKİ TALİMATI AÇIKLADI
- Son terörist, son eşkıya, organize suç örgütü teslim edilene kadar, son göçmen kaçakçısı, son motosiklet hırsızı… Bunu sağlamak ve korumak bir başarı. Daha durmadan hassasiyet göstermeliyiz. Organize suç örgütleriyle ilgili ‘şehir eşkıyaları’ tabiri sayın cumhurbaşkanınındı. Adalet Bakanlığımızın da hakkını yemeyelim. Cumhurbaşkanımızın bana verdiği birinci talimat terör, ikincisi şehir eşkıyasıydı. Bu benim değil, benden önceki bakanlarımıza kadar, buna bakmak zorunda.
“SEN KİMSİN Kİ BENİM VATANDAŞIMIN KAZANCINA GÖZ DİKİYORSUN!”
Kim bizim vatandaşımıza racon kesebilir! Suç işlemekte kibirlenenler diyorum. Sen kimsin ki benim vatandaşıma ahkâm kesiyorsun, onun kazancına göz dikiyorsun. Biz bunların karşısında devlet olarak durmak zorundayız.”